Bazı Zararlı Kimyasalların İhracatı ve İthalatı Hakkında Yönetmelik: Kapsam ve Yükümlülükler

Rotterdam Sözleşmesi ve Yönetmeliğin Amacı
Türkiye, **“Bazı Tehlikeli Kimyasallar ve Pestisitlerin Uluslararası Ticaretinde Ön Bildirimli Kabul Usulüne Dair Rotterdam Sözleşmesi”**ne taraf olmuştur. Bu bağlamda, sözleşme çevre ve insan sağlığını korumayı hedeflemektedir. Dolayısıyla, yasaklanmış veya kısıtlanmış kimyasalların ihracatı için belirli bildirim kuralları getirilmiştir. Bunun yanı sıra, Avrupa Birliği bu sözleşmeyi 649/2012/AB Zararlı Kimyasalların İhracatı ve İthalatı Tüzüğü ile uyarlamıştır.

Türkiye’de, Rotterdam Sözleşmesi’nin etkin uygulanması için “Bazı Zararlı Kimyasalların İhracatı ve İthalatı Hakkında Yönetmelik” hazırlanmıştır. Özellikle, bu yönetmelik, 28 Ocak 2023 tarihinde, 32087 sayılı Resmi Gazete‘de yayımlanmıştır. Yönetmelik, insan sağlığını ve çevreyi korumayı amaçlamaktadır. Ayrıca, kimyasalların çevreyle uyumlu kullanımı ve bilgi paylaşımı da teşvik edilmektedir.


Bakanlığın Görev ve Sorumlulukları

Yönetmelik kapsamında Bakanlığa aşağıdaki görevler verilmiştir:

  1. İhracat Bildirimlerinin Kontrolü ve İletimi:
    • Bildirimlerin uygunluğunu kontrol etmek.
    • İhracat bildirimlerini ilgili ülkelere göndermek.
    • Gelen bildirimleri ve açık onay taleplerini cevaplamak.
  2. ÖBK İşlemleri:
    • ÖBK (Ön Bildirimli Kabul) usulüne tabi kimyasalların ithalat kararlarını bildirmek.
    • Yasaklı kimyasallarla ilgili düzenleyici bildirimleri Sekretaryaya iletmek.
  3. Dijital Sistem:
    • Bildirimler için yazılım sistemini hazırlamak.
    • Rehber dokümanları oluşturmak.

İhracatçıların Yükümlülükleri

İhracatçılar için getirilen başlıca yükümlülükler şunlardır:

  1. İhracat Bildirimi:
    • İhracat tarihinden önce Bakanlığa bildirimde bulunmak.
  2. Kimyasalların Yönetmelik Uyumu:
    • Ek-2 kimyasallarını ithalatçı ülke kararlarına uygun şekilde ihraç etmek.
    • Ek-6 kimyasallarını (Kalıcı Organik Kirleticiler) ihraç etmemek.
  3. Etiketleme ve Ambalajlama:
    • Kimyasalları uygun şekilde etiketlemek ve ambalajlamak.
    • Güvenlik Bilgi Formlarını (GBF) sunmak.
  4. Yıllık Raporlama:
    • Her yıl 31 Mart’a kadar ihraç edilen miktarları raporlamak.
  5. Ek Bilgi Sağlama:
    • Bakanlığın talepleri doğrultusunda ilave bilgi vermek.

Rotterdam Sözleşmesi ve Yönetmeliğin Hedefleri

Yönetmelik, tehlikeli kimyasalların uluslararası ticaretini düzenlemektedir. Bu nedenle, amaç insan sağlığını ve çevreyi olası zararlardan korumaktır. Bununla birlikte, taraf ülkeler arasında bilgi alışverişini kolaylaştırmak ve iş birliğini artırmak da hedefler arasındadır.


Dijital Sistem ve Raporlama

Bakanlık, ihracat ve ithalat bildirimlerini kolaylaştırmak için dijital bir sistem geliştirecektir. Bu sistem, yıllık raporlamaları daha verimli hale getirecektir. Sonuç olarak, insan hataları azalacak ve daha doğru veri sağlanacaktır.

Firmalar, her yılın ilk çeyreğinde, ithalat ve ihracat miktarlarını Bakanlığa bildirmek zorundadır. Bunun dışında, Bakanlık ihraç edilen kimyasallar ve ithalatçı ülkelerden oluşan bir liste yayımlayacaktır. Bu liste, kamuoyunun erişimine açık olacaktır.


Sonuç

Bazı Zararlı Kimyasalların İhracatı ve İthalatı Hakkında Yönetmelik“, Rotterdam Sözleşmesi’ne uyum sağlamak için hazırlanmıştır. Yönetmelik, çevre ve insan sağlığını koruma hedefleri doğrultusunda kimyasal ticaretinde düzenleyici bir çerçeve sunmaktadır. Bu doğrultuda, firmaların yönetmelik hükümlerine uygun hareket ederek yasal süreçlerini eksiksiz tamamlaması büyük önem taşımaktadır.

AB REACH Tüzüğü: Kimyasal Ürünlerin Avrupa Pazarındaki Yolculuğu

Kimyasal ürünlerin güvenli bir şekilde üretimi ve kullanımı, hem insan sağlığını hem de çevrenin korunması açısından büyük bir öneme sahiptir. Bu kapsamda Avrupa Birliği’nin (AB) REACH Tüzüğü (Registration, Evaluation, Authorisation and Restriction of Chemicals), 2007 yılında yürürlüğe girdiğinden beri sektör için önemli bir standart haline gelmiştir. REACH, kimyasalların kayıt, değerlendirme, izinlendirme ve kısıtlanma süreçlerini düzenlerken, üreticilere ve ithalatçılara büyük sorumluluklar yükler.

Daha da önemlisi, REACH Tüzüğü, Avrupa pazarında faaliyet göstermek isteyen firmalar için bir zorunluluktur. Ancak, uyum sağlamak sadece bir yasal gereklilik değil, aynı zamanda işletmeler için sürdürülebilirlik, inovasyon ve pazar güvenilirliği açısından da büyük fırsatlar sunar. Bu yazıda, REACH Tüzüğü’nün temel ilkelerini, firmalar için sağladığı avantajları ve uyum süreçlerini detaylı bir şekilde ele alacağız.


REACH Tüzüğü Nedir ve Neden Gereklidir?

REACH, kimyasalların insan sağlığı ve çevre üzerindeki potansiyel risklerini kontrol altına almayı hedefler. Bunun yanında, bu düzenleme kimyasalların güvenli kullanımını teşvik ederek hem kullanıcıları hem de çevreyi korumayı amaçlar.

REACH Tüzüğü’nün Temel Unsurları

  1. Kayıt (Registration):
    • Avrupa sınırlarında üretilen veya ithal edilen tüm kimyasal maddelerin, yıllık bir ton veya daha fazla miktarda olması durumunda Avrupa Kimyasallar Ajansı’na (ECHA) kaydedilmesi zorunludur.
    • Bu kayıt süreci, kimyasalın özelliklerini, tehlikelerini ve kullanım alanlarını detaylandıran kapsamlı bir teknik dosya hazırlanmasını içerir. Ayrıca, bu dosyanın doğruluğu üretici veya ithalatçı tarafından garanti edilmelidir.
  2. Değerlendirme (Evaluation):
    • ECHA, kayıt dosyasındaki bilgileri değerlendirerek kimyasalların çevresel ve insan sağlığı üzerindeki etkilerini analiz eder. Bu süreçte, eksik veya yanıltıcı bilgiler sunan firmalar ürünlerini yeniden değerlendirmek zorunda kalır.
  3. İzinlendirme (Authorisation):
    • Yüksek riskli kimyasallar için ek izin süreçleri uygulanır. İlgili madde ancak belirli koşullar altında ve sınırlı sürelerle piyasaya sunulabilir.
  4. Kısıtlama (Restriction):
    • Zararlı kimyasalların bazı kullanım alanlarında kısıtlanması veya tamamen yasaklanması mümkündür. Örneğin, çevreye veya insan sağlığına ciddi zarar verebilecek maddeler bu süreçte sıkı bir şekilde denetlenir.

REACH’in İşletmeler İçin Avantajları

REACH Tüzüğü’ne uyum, firmalara sadece yasal bir zorunluluk getirmekle kalmaz, aynı zamanda rekabet avantajı sağlar. Özellikle Avrupa pazarında faaliyet gösteren firmalar, bu uyumu sağladıklarında markalarına olan güveni artırabilirler.

  1. Pazar Erişimi ve Büyüme:
    • AB pazarında ürünlerinizi satabilmek için REACH uyumu zorunludur. Dolayısıyla bu uyum, yeni pazarlara girişin anahtarıdır.
  2. Tüketici Güveni:
    • REACH uyumlu ürünler, kullanıcılar tarafından daha güvenilir olarak algılanır. Böylece, marka değeri artar.
  3. Çevresel ve Sosyal Sorumluluk:
    • Zararlı kimyasalları sınırlandırarak çevresel sürdürülebilirliği destekler. Aynı zamanda toplum sağlığına duyulan saygıyı artırır.
  4. İnovasyonu Destekleme:
    • Daha güvenli ve çevre dostu alternatifler geliştirilmesi için REACH, firmalara güçlü bir teşvik sunar.

REACH Uyumluluk Süreci

REACH uyum süreci karmaşık bir yapıya sahiptir. Ancak doğru bir planlama ve uzman desteğiyle bu süreç etkin bir şekilde yönetilebilir.

1. Teknik Dosya Hazırlığı

  • Teknik dosyada, kimyasalın fiziksel, kimyasal, toksikolojik ve ekotoksikolojik özellikleri belirtilir.
  • Güvenlik önlemleri ve kimyasalın doğru kullanımı hakkında bilgiler sunulmalıdır. Bu süreçte hatasız bir dosya hazırlamak, değerlendirme aşamasının başarıyla tamamlanmasını sağlar.

2. Güvenlik Bilgi Formu (MBDF)

  • MBDF, kimyasalın güvenli bir şekilde kullanımını destekleyen bir belgedir. REACH uyumlu güvenlik bilgi formu hazırlamak, yasal bir gereklilik olmasının yanı sıra kullanıcıların kimyasalları doğru şekilde yönetmesini sağlar.

3. Temsilcilik Hizmetleri

  • Avrupa Birliği dışında faaliyet gösteren firmalar, REACH Tüzüğü’ne uyum için bir Tek Temsilci (Only Representative) atamalıdır. Bu temsilci, firmanın AB’deki yasal süreçlerini takip eder ve gerekli raporlamaları yapar.

4. Yüksek Riskli Maddeler İçin İzin Süreci

  • Belirli kimyasal maddeler için ek izin başvuruları yapılması gereklidir. Bu süreçte, madde kullanımının insan sağlığına veya çevreye zarar vermediğini kanıtlamak gerekir.

5. Düzenli Güncellemeler

  • Mevzuat değişiklikleri ve ürün formülasyonundaki değişikliklere göre kayıt dosyasının güncellenmesi önemlidir. Özellikle, kimyasalın sınıflandırmasında yapılan değişiklikler hemen dosyalara işlenmelidir.

Türkiye’de REACH Uyumu ve KKDİK

Türkiye, kimyasal mevzuat açısından AB standartlarına uyum sağlayan bir çerçeve oluşturmuştur. Kimyasalların Kaydı, Değerlendirilmesi, İzni ve Kısıtlanması (KKDİK) mevzuatı, REACH ile paralellik gösterir. Dolayısıyla, KKDİK uyumunu sağlayan firmalar, REACH süreçlerini daha kolay yönetebilir.

ONAY MÜHENDİSLİK olarak, REACH ve KKDİK süreçlerinde profesyonel destek sağlıyoruz. Firmalar için hem teknik dosya hazırlığı hem de temsilcilik hizmetleri sunarak uyum süreçlerini hızlandırıyoruz.


REACH Uyumu Sağlamanın Faydaları

  1. Uluslararası Rekabet Gücü:
    • REACH uyumunu sağlayan firmalar, hem yerel hem de uluslararası pazarlarda rakiplerinden bir adım öne geçer.
  2. Çevre ve İnsan Sağlığını Korumak:
    • REACH, çevresel sürdürülebilirlik ve toplum sağlığı açısından önemli katkılar sunar.
  3. İşletme Güvenliği:
    • Yasal düzenlemelere uyum sağlamak, firmaların operasyonel güvenliğini artırır.

ONAY MÜHENDİSLİK ile REACH Sürecinizi Kolaylaştırın

ONAY MÜHENDİSLİK olarak, REACH Tüzüğü kapsamında firmanızın tüm ihtiyaçlarını karşılamak için yanınızdayız. Kimyasal güvenlik, teknik dosya hazırlığı ve temsilcilik hizmetleri konularında uzman ekibimizle işletmenizin Avrupa pazarında güçlü bir şekilde yer almasını sağlıyoruz.

Bizimle çalışarak REACH uyumunu kolayca sağlayabilir ve firmanızı uluslararası pazarda güvenle temsil edebilirsiniz.